KÖROĞLU – Hayatı ve Eserleri

0 yanıt dizini görüntüleniyor
  • Yazar
    Yazılar
    • #43595
      taner_karakaya
      Katılımcı

      KÖROĞLU

      Köroğlu, ünlü bir halk hikayesi, daha doğrusu bir halk romanıdır. En az dört yüzyıldan, beri sanat susuzluğunu gidermekte, kahramanlık duygularım beslemektedir.

      Yiğit ve mert bir kahraman tipi olan Köroğlu, her Türk gencinin ruhunda onun gibi karakterli olma ülküsünü, besledi. Halk şiirinin koçaklamalarında hep onun örnek alındığı görülür.

      Köroğlu, bir kanun kaçağı, devlete karşı gelmiş bir dağ adamıdır.Yollar keser, kervanlar vurur. Babasının gözlerine mil çektiren zalim Bolu Beyi'nin ordularını bozar, dağıtır. Sık sık Bolu'yu basar, şehrin altım üstüne getirir.

      Bu yaptıkları, örnek alınacak davranışlar değildir elbet. Ama, Köroğlu'nu haklı gösterecek yönleri vardır. Bir defa haksızlığa, zulme karşı ayaklanmıştır. Bu arada kendisi hiç bir zaman haksızlığa sapmamıştır. Onun, hikayesinin en yaygın olduğu yüzyıllar, Osmanlı Devleti de büyük iç ve dış sarsıntılar geçirmektedir. Ortalıkta, bundan yararlanan derebeyi tipleri türemiştir. Vilayetlerde valiler halkı ezmekte, çifte vergiler almakta, zulmün her çeşidini yapmaktadır.

      Namuslu valiler haklı ya da haksız, devlete karşı büyük ayaklanmalar düzenlemekte, bu arada üzerlerine gönderilen ordular karşısında halk ezilmekte, canından bezmektedir. Bütün bunlar yetmezmiş gibi, Osmanlı tarihinde Celali diye anılan ve yurdun her yanını sarmış, küçük büyük eşkıyalar türemiştir.

      Arada ne oluyorsa yine halka, köylüye olmaktadır. İşte, bu son derece korkulu ve tehlikeli ortam için de, gerçek olmasa bile, ona avuntu veren bir hayali kahraman çıkıyor. Bu, Köroğlu'dur. O'nun sevimli, şövalye varlığında halk kendini buluyor onda avuntuya
      kavuşuyor. İşte, bu ruhsal yaratı nedeniyle halk onu seviyor.

      Yalnız bu kadar da değil. Ayrıca, sanat isteklerini de onda buluyor halk. Gerçekten, Köroğlu'nun sanatı gerek konu olarak, gerek işleniş bakımından kusursuzdur. Konuda olaylar çok ustalıkla birbirine bağlanır, düğümlenir, heyecan artar; sonuç beklenmedik biçimde ortaya çıkar.Usta sanatçıların anlatma başarısıyla orta zaman şövalye tipinin en mükemmeli oluşur.

      Yer yer ve sık sık araya türküler girer. Böylece, dinleyicinin müzik istekleri de karşılanmış olur. Türküler, kalıp ve ruh bakımından pek başarılıdır. Bunlar, asıl konuyla yakından ilgili olmakla beraber, Köroğlu'nun mert karakterini de yansıtır. Yerine göre çok içli, lirik şiirlere de rastlarız.

      İşte, gerek konu, gerek estetik yönün bu kadar güçlü oluşu nedeniyle, Köroğlu hikayesi her çevrede büyük ilgi toplamış büyük ve ölmez bir eser olarak edebiyatımızda yerini almıştır. Bu bakımdan edebiyat tarihçilerinin uzun süreden beri üzerinde çalıştıkları bir konu olmuştur Köroğlu.

      KÖROĞLU HİKAYESİ

      Bolu beyi, at meraklısı bir beydir. Atçılıkta usta olan seyisi Yusuf'u, güzel ve cins 'at aramak üzere başka yerlere gönderir. Yusuf günlerce gezdikten sonra, obanın birinde istediği gibi bir tay bulur. Bu tayı doğuran kısrak, Fırat kıyısında otlarken, ırmaktan çıkan bir aygır kısrağa aşmış, tay ondan olmuştur. Irmak ve göllerin dibinde yaşayan aygırlardan olan taylar çok makbuldür, iyi cins at olur.

      Yusuf, tayı sahiplerinden satın alır. Yavrunun şimdilik gösterişi yoktur. Hatta, çirkindir bile. Ama ileride mükemmel bir küheylan olacaktır. Yusuf bunu biliyor. Sevinerek geri döner. Bey, bu çirkin ve sevimsiz tayı görünce çok kızar, kendisiyle alay edildiğini sanır. Yusuf'un gözlerine mil çektirir. Tayı da ona verir, yanından kovar. Kör Yusuf köyüne döner. Olanı biteni oğluna anlatır. Bolu Beyi'nden öc alacağını söyler.

      Baba Qğul, başlarlar tayı terbiye etmeye. Yıllar geçer. Tay artık mükemmel bir küheylan olmuştur. Rüzgar gibi koşmakta, ceylan gibi sıçramakta, türlü savaş oyunu bilmektedir. Bu arada Kör Yusuf'un oğlu Ruşen Ali de büyümüş, güçlü kuvvetli bir delikanlı olmuştur .O da her türlü şövalyelik oyunlarım öğrenmiş pir babayiğittir.

      Bir gece Yusuf, düşünde Hızır'ı götür. Hızır ona yapacağı işi söyler. Hızır'ın önerisiyle baba oğul yola çıkarlar. Bingöl dağlarından gelecek üç sihirli köpüğü Aras ırmağında beklerler. Bu üç sihirli köpükle Yusuf' un hem gözleri açılacak, hem intikam almak için gereken kuvvet ve gençliği elde edecektir.

      Bunu bilen oğlu Ruşen Ali, köpükler gelince, babasına haber vermeden, kendisi içer. Yusuf, durumu öğrenince üzülür, ama bir yandan, da sevinir. Kendi yerine oğlu, öcünü alacak bir bahadır olacaktır. Bu sihirli köpüklerden biri körün oğluna sonsuz yaşama gücü, biri yiğitlik, öteki de şairlik bağışlamıştır. Bir süre sonra Yusuf, oğluna öç almasını vasiyet ederek ölür.

      Körün oğlu Ruşen Ali d:ağa çıkar .Gelen geçeni soyar. Ünü yayılmaya başlar .Kendisi gibi kanun kaçakları yanında toplanmaya başlarlar. Artık adı Köroğlu olmuştur. Bolu şehrinin karşısında, Çamlıbel'de, bir kale yaptırır. Küçük bir ordusu vardır. Çamlıbel'de geçen kervanlardan bac alır. Vermeyen kervanları soyar. Üzerine gönderilen orduları bozguna uğratır.

      Bir gün, güzelliğini duyduğu Üsküdar Kasapbaşı'sının oğlu Ayvaz'ı kaçırır, Çamlıbel'e getirir, evlat edinir. Başka bir gün, Bolu Beyi'nin bacısı Döne Hanım'ı kaçır'ır, evlenirler. Aradan yıllar geçer, Bolu'yu basar, yakar, yıkar. Bolu Beyi'nden babasının öcünü alır. Bolu Beyi de Köroğlu'na karşı düzenler kurar. Bir defasında Köroğlu'nu, başka bir seferde de Ayvaz'ı yakalatır. Zindana atar. Ama, Köroğlu ve adamları her zaman hile ve cenkle kurtulurlar.

      Köroğlu, ara sıra Gürcistan, Çin gibi uzak ülkelere de seferler açar. Yeni yeni serüvenlere atılır, büyük vurgunlar yapar. Bu arada küçük, fakat heyecanı birçok olay da geçer. Sonunda delikli demir (tüfek) ortaya çıkınca eski bahadırlık geleneği bozulur, dünyanın tadı kalmaz. Ve bir gün Köroğlu, beylerine dağılmalarını söyleyerek Kırklara karışır, kaybolur. Daha önceden Kır-At da sır olmuştur. O Kır-At ki, nice yıllar, olağanüstü bir güçle Köroğlu'na hizmet etmiştir.

      Başka bir söylentiye göre, bir Yahudi bezirganın getirdiği tüfekle oynayan beyler, birbirlerini öldürürler. Köroğlu, buna üzülerek kayıplara karışır. Yine bir başka sôylentiye göre de, Köroğlu dağda rastladığı çobanda tüfeği görür. Sorar, ne olduğunu. Aldığı karşılığa inanmaz. Denemek için kendine çevirir, tetiğe dokunur. Ve yaralanarak ölür. Sonra beyleri de dağılırlar.

      Yaşlı bir çınar gibi devrilen Köroğlu'nun hikayesi sona erer.

      KÖROĞLU'NUN KİMLİĞİ

      On altıncı yüzyıllın sonlarına doğru, Kafkas'lardan Rumeli'ye kadar, ünü bütün Osmanlı ülkesine yayılan Köroğlu, bir edebiyat tarihçisine göre hem eşkıya, hem de hece vezniyle şiirler söyleyen bir halk ozanı. Osmanlı toplumunu inceleyen bir bilim adamına göre sadece bir '' Celali ''. Ben Köroğlu'ndan kalanları yalnız kalanları değil, bugün yaşayıp gidenleri de halkımızdan, hikayeci halk ozanlarımızdan öğrendim. Halkımız, hikayeci halk ozanlarımız gibi yaşadım Köroğlu'nu. Bu nedenlerle de Köroğlu olayına yaklaşımım, bir edebiyat tarihçisi ya da bir bilim adamının yaklaşımından farklı oldu. Türkü metinlerinden, anlatılan hikayelerden ve bu türkülü hikayeleri dinleyen halkın davranışlarından edindiğim izlenim şu: Halkımıza göre Köroğlu, zalime başkaldıran, yaşlılara zayıflara dokunmamayı, tamahkar zenginlerle uğraşmayı, dertlilerin derdine bakmayı öğütleyen yiğit bir kişi. Bir destan kahramanı. Kavuşturan kurtaran esirgeyen Kırat motifi ile, kökleri çok daha gerilere giden bazı efsanelerle, ''Celali Köroğlu Ruşen'' ve ''Celali Kiziroğlu Mustafa Bey'' gibi bazı gerçeklerin, daha da Allah bilir nelerin, ne özlemlerin karışarak oluşturduğu bir destan. Bütün destanlarda olduğu gibi de, her şey olumlu ya da olumsuz yönde abartmalı. Halk bu Köroğlu türkülerini, Köroğlu hikayelerini dinlerken yürekleniyor. Bir kurtarıcı bulmuşçasına rahatlıyor. Düğünlerde derneklerde Köroğlu havaları, marşların gördüğü işi görüyor. Köroğlu'nun kimliğinden de, kişiliğinden de ben bu toplum olayını anlıyorum. Asıl Köroğlu gerçeği bu bence. Yunus Beyin ya da seyis Yusuf'un oğlu Ruşen Ali'nin bireysel kişiliği de, bireysel kimliği de beni ilgilendirmiyor.

      Halk gibi, hikayeci halk ozanları gibi, Köroğlu'na ben de kendimi, kendi özlemlerimi katarak söyledim. Yiğit, duyarlı insan bir Köroğlu düşündüm.

      Ruhi SU

      ESERLERİ

      BENDEN SELAM OLSUN BOLU BEYİNE

      Benden selam olsun Bolu beyine
      Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır
      Ok gıcırtısından gürzün sesinden
      Dağlar seda verip seslenmelidir

      Düşman geldi tabur tabur dizildi
      Alnımıza kara yazı yazıldı
      Tüfek icad oldu mertlik bozuldu
      Eğri kılıç kında paslanmalıdır

      Köroğlu düşer mi yine şanından
      Ayırır çoğunu er meydanından
      Kır-At köpüğünden düşman kanından
      Çevrem dolup şalvar ıslanmalıdır

      1
      Kır atım meydan yerinde
      Gezer horlayı horlayı
      Bir kötü az bin kavgadan
      Kaçar zorlayı zorlayı

      Kır ata yakışır bunlar
      Yiğit geyer demir donlar
      Ak gövdeden kızıl kanlar
      Akar şorlayı şorlayı

      Köroğlu der al kanları
      Yere serer çok canları
      Eğri kılıç düşmanları
      Kırar parlayı parlayı

      2
      Mert dayanır namert kaçar
      Meydan gümbür gümbürlenir.
      Şahlar şahı divan açar.
      Divan gümbür gümbürlenir.

      Yiğit kendini övende
      Oklar menzili döğende
      Kılıç kalkana değende
      Kalkan gümbür gümbürlenir.

      Ok atılır kalasından
      Hak saklasın belasından
      Köroğlu'nun narasından
      Dağlar gümbür gümbürlenir.

      3
      Benden selam olsun Bolu Bey'ine
      Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır
      Ok gıcırtısından kalkan sesinden
      Dağlar seda verip seslenmelidir.

      Düşman geldi tabur tabur dizildi
      Alnımıza kara yazı yazıldı
      Tüfek icad oldu mertlik bozuldu
      Eğri kılıç kında paslanmalıdır.

      Köroğlu düşer mi yine şanından
      Ayırır çoğunu er meydanından
      Kır at köpüğünden düşman kanından
      Çevrem dolup şalvar ıslanmalıdır

      4
      Muhanetlik etmek değil karımız
      Şehriyar sözüne uyanlardanız
      Meydana girende yoktur korkumuz
      Kazaya ırıza diyenlerdeniz.

      Ödleklerle hoş değidir aramız
      Teke tek düşmana varmak töremiz
      Muhanete sardırmayız yaramız
      Yarayı kendimiz saranlardanız

      Bineyidim kır atımın üstüne
      Alıyıdım hançerimi destime
      Gafili varmayız düşman üstüne
      Vakte hazır olun diyenlerdeniz.

      Köroğlu'm çıkalım dağlar salına
      At sürelim mal yemezin malına
      Başım koydum arkadaşın yoluna
      Başı dost yoluna koyanlardanız

      5
      Karşıdan gelen piyade
      Bizim eller yerinde mi?
      Etekleri çemen olmuş
      Karlı dağlar yerinde mi?

      Çamlıbel'in koyağında
      Sular akar ayağında
      Şirin döne yanağında
      Siyah benler yerindemi?

      Köroğlu der öğündüğüm
      Taşlar alıp döğündüğüm
      Arka verip sığındığım
      Koca çamlar yerinde mi?

      6
      Kimisi pınar başında
      Kimisi yolun dışında
      Al giyen onbeş yaşında
      İlle mavili mavili

      Kimisi dağlarda gezer
      Kimisi incisin dizer
      Al giyen bağrımı ezer
      İlle mavili mavili

      Kimisi odun devşirir
      Kimisi kahvesini pişirir
      Al giyen aklım şaşırır
      İlle mavili mavili

      Köroğluyum derki’n olacak
      Mavili benim olacak
      Takdir yerini bulacak
      İlle mavili mavili

      7
      Hemen mevla ile sana dayandım
      Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey
      Yoktur senden gayri kolum kanadım
      Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey

      Yüce yüce tepesinden yol aşan
      Gitmez oldu gönlümüzden endişen
      Mürüvvetsiz beyden yeğdir dört köşen
      Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey

      Hep sınadım Osmanlı'nın alını
      Bulamadım hergiz gönlüm alanı
      Anıcağız sevdiğimin halini
      Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey

      Köroğlu der tepelerden bakarım
      Gözlerimden kanlı yaşlar dökerim
      Bunca yıldır hasretini çekerim
      Arkam sensin kal'am sensin dağlar hey

      8
      Yurun aslanlarim savas edelim
      Buna kavga derler bey ne pasa ne
      Haykirip haykirip kelle keselim
      Seyreyleyin eli ayagi sasana

      Yuru beyler cenge harbi calinir
      Iyi kotu bu meydanda bilinir
      Kilic deger adam iki bolunur
      Nusret bizim beyler neci pasa ne

      Gurzun kostegini kola takmali
      Arap ati saga sola yikmali
      Kargilar mizraklar birden kalkmali
      Firsat vermen Arap atlar kacana

      Koroglu der durun edek cengimiz
      Bundan belli olsun yigit hangimiz
      Uc saat surmeli burda hengimiz
      Tarih yazin su daglara nisane

      9
      Eğer kendilerinde erlik var ise
      Gelsin doguselim Bolu Beyleri
      Kanından susayip candan geçerse
      Gelsin doguselim Bolu Beyleri

      Atina bindi de eyledi dizgin
      Alaylari catip etti mi bozgun
      Lesine kondurmak isterse kuzgun
      Gelsin doguselim Bolu Beyleri

      Kocyigitleri de aldim yanima
      Keskin kilicimi taktim belime
      Serimden gecmisim bakmam olume
      Gelsin doguselim Bolu Beyleri

      Karsida durana kalmaz kararim
      Dogrulup gelene yoktur zararim
      Ya sehitlik ya gazilik dilerim
      Gelsin doguselim Bolu Beyleri

      Ala sadagimi sundum ozume
      Hezaran kalkanim aldim dizime
      Koroglu der kan gorundu gozume
      Gelsin doguselim Bolu Beyleri

      10
      Dinle sözlerimi han oğlum Ayvaz
      Yükletin kervanı dengine bakın
      Erlik meydanına girdiğin zaman
      Kuşanın kılıcı gencine bakın

      Düşmanın üstüne eyledim akın
      Dönüşüm yok zamanın yakın
      Fakir fukarayı incitmen sakın
      Mal yemez tamahkar zengine bakın

      Köroğlu her zaman kurdu meydanı
      Ben bilirim yahşi ile yamanı
      Aman dileyenden kesmen amanı
      Dertli olanların derdine bakın

      11
      Bağdat'a sefer edenler
      Hoylu'm nic'oldu gelmedi?
      Turna teline gidenler
      Hoylu'm nic'oldu gelmedi?

      Bagdat'a sefer eyledim
      Hoylu'm da kaldi gelmedi
      Acem ile ceng eyledim
      Hoylu'm da kaldı gelmedi

      Düğünü bozup gidenler
      Badeyi süzüp gidenler
      Acem ile ceng edenler
      Hoylu'm nic'oldu gelmedi

      N'olsam koç Köroğlu n'olsam
      Hoylu'yu düşümde görsem
      N'olaydı da ben de ölsem
      Hoylu'm da kaldı gelmedi…

0 yanıt dizini görüntüleniyor
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.